23 Kasım 2017 Perşembe

Yeni büyükelçimize merhaba,Kıbrıs temsilciliğinde kutlama..

Hava kapalı,gri  bulutlar sarmış yine şehri  yorgan gibi.
Ha yağdı ha yağacak derken başladı yağmaya tatlı tatlı sicim gibi.
Özlemişim pencereye vuran tıkır tıkır sesini.
Açtım pencereyi kapattım gözlerimi dinledim ninni gibi.
Hava temizlendi pis toz aşağı indi.
Akşama davetliydik.Kıbrıs temsilciliğinde 34. cü yıl nedeniyle kutlama var.
Sıcacık bir tebessümle karşıladı bizi temsilcimiz Ali bey ve eşi Alev hanım.
Gelen tüm davetlilerle yakından ilgilendiler.
Tam not aldılar benden :)
Bayraklar koyulmuştu yanyana. Resimler çekildi geceden hatıra.?
Kıbrıs temsilcimizin kendi evinin salonu hazırlanmıştı misafirlere özenle.
O sırada geldi yeni  bayan Kuveyt Büyükelçimiz Ayşe hanım.
Yeğenim Dr. Selin'in apartman komşusu.
Çok seviyordu temiz güzel güleryüzlü iyi aile diye.
Yaz boyunca aynı apartmanda kaldık kısmet olmadı sohbet etmek.
Nasip bu özel geceye saklıymış meğersem.
Sarıldık dostça sevgi içinde.
Ben seversem bir insanı hissettiririm sevdiğimi.
Yıllardır tanıyormuşum gibi.
Uzun bir aradan sonra yeniden karşılaşmışız gibi.
Sarıldık birbirimize içten sıcacık .
Sohbet ettik sevgi saygı çerçevesi içinde.
Eşi katılmasa da sohbetimize, dinledi izledi  yeni çevreyi ilgiyle.
Hayırlı uğurlu olsun Ayşe hanım.
Zor ama bir o kadar da keyifli bir görev.
Rabbim utandırmasın.Başarılı kılsın seni.
Başımız dik onurla gururla şerefimizde dalgalansın bayrağımız Kuveyt semalarında.
Pastalar kesildi kılıçla alkışlar arasında.
YAŞ günün kutlu olsun Kıbrıs'ım.Seviyoruz seni herşeyinle.
Sen bizim " Yavru Vatanımızsın " canımızdan cansın.
Temsilciliğin aynı katta olan ofisi de misafirlere ikram yeri olarak hazırlanmıştı.
Yemekler  tatlılar  meyveler..Hepsi birbirinden güzeldi.
Sohbetler edildi. Keyifliydi. Güzel geceydi.
Teşekkürler emeği geçen herkese.
Nice mutlu senelere.

Güzin AVCI
21.Kasım.2017
Kuveyt

bu dişimden çektiğimi çekmedim hiçbir şeyden..:(

Anasını sattığımın dişi
Nedir derdin?
Bu nasıl bir ağrıdır
Hiç mi yorulmazsın ?
Hiç mi durmazsın?
Oyarsın gece gündüz
Beynimi gözlerimi şakaklarımı
Vurursun kulaklarıma acı acı
Su içsem sızlarsın
Çay içsem zıplatırsın
Tatlı yesem ağlatırsın
Bıktım senden
Git başımdan
Yakama yapıştın
Yazdan beri
Sanki kumasın
Başıma belasın..!

Güzin AVCI
21.Aralık.2017
Kuveyt

Kuveyt'te yağmur..:)

Severim yağmuru..
Mis gibi yayılır ya toprak kokusu..
Değişmem hiç bir kokuya..
Anadolu'muzun kekik kokulu yaylarını anımsatır bana
Alaçatı'nın begonvil kokulu sokakları gelir aklıma
Giderim çocukluğuma annem babam çiftlik zamanına
YAĞMUR işte..
Alır gider seni istediğin yere
Romantikleşir insan
Hangi köşeye baksan bir anı canlanır gözünde
Kimine aşkı anımsatır
Kimine ayrılığı
Kimine yokluğu
Kimine gözyaşını
İndim yağan yağmurda aşağı.
Dilimde içimi sıcacık saran tatlı bir şarkı..
İstedim ıslansın saçlarım.
Tenim olsun sırılsıklam.
Hissediyim iliklerime kadar her damlayı..
Çekiyim içime vatan hasreti özlemi gibi derinden..
Yoldan geçen bir amca yaşlı mı yaşlı
Elinde bastonu sürüklüyordu ayağını
Akıp giden suya öyle bir  bakışı vardı ki..
Kırışık yüzü ağlamaklı..
Ayağının altındaki hazan yapraklarına benziyordu hali
Kurumuş bir ağaç gibiydi bükülen beli
Dedim.. Hayat sen ne nankörsün ne acımasızsın böyle..
Zaman geçtikçe bak ne hale geliyoruz  sayende.!!!!

Güzin AVCI
21.Kasım.2017
Kuveyt

18 Kasım 2017 Cumartesi

Kuveyt'te nargile..

Hiç içmedim nasıl bir tutkudur bilmedim.
Fokur fokur içenlere de hep hayret ettim.
Minicik kızların bile elinde artık nargile şişesi
Sevgili gibi :))))
Yanlarında götürüyorlar gittikleri her yere..
Şimdi çıkmış bir de elektronik olan sigara kutusu kadar nargile..
İçiyorlar arabalarda bangır bangır Arap müziği eşliğinde
Duman altı olmuş gençler..
Sanırsınız yanıyor lüks arabalar lüks jeepler..
Kadınlı erkekli  seviyorlar nargileyi
Içlerine çekerken kayboluyorlar engin denizlerde
Kendilerinden geçercesine..

Necip Fazıl'a sormuşlar..
-- neden bu kadar çok içiyorsun sigarayı..? diye ..
-- benim için YANAN bir tek o var .. demiş :)))
Tutku mu desem? alışkanlık mı?
Var demek ki bir çekici yanı..

Güzin AVCI
Kuveyt




17 Kasım 2017 Cuma

çalışın iyi yaşayın...

Çalışmak ne güzeldir ..
insanı dinç tutar demir gibi.
Insanın yaşamak için bir amacı olmalı.
Sarılmalı hayata gönülden sımsıkı.
En beğendiğim cümle....
--" Doğduğun yeri seçemezsin..ama başarılı olursan sevdiğin yerde yaşarsın..!"
Bence kaderci olmamalı insan.
Olduğu kadar olsun dememeli hiç bir zaman.
Pes etmemeli,hayata küsmemeli,kapıdan kovulsa bacadan girmeli.
Küçük de olsa, sinmese de içine  bir işin ucundan başlamalı.
Atlamalı basamak basamak hedefine ulaşmalı.
Hep derim..yeter ki isteyin..!
Yeter ki kendinize güvenin..!
Allah akıl fikir zeka vermiş, çalışın aklınızı kullanın demiş.
En kızdığım ne mi insanoğlunda?
Kendine özgüveni olmayan, gölgesinden korkan, çekingen, ürkek, korkak insanlardır.
BİZ  korkak bir milletin çocukları değiliz.
Korkmayın..!!!
Bir Allahtan korkun başka hiç kimseden değil
Gidin korkularınızın  üstüne üstüne
Çok geç kalmadan..
Ruh sağlığınızı,yaşama sevincinizi kaybetmeden..
Hedefinize ulaşın..
Çalışın .. daha çok çalışın..
Hiç ölmeyecekmiş gibi çalışın..
Zorlukları yenin azminizle..
Yakalayın huzurlu kaliteli mutlu hayatı ..
Yaşayın gönlünüzce..


Güzin AVCI
17.Kasım.2017
Kuveyt

16 Kasım 2017 Perşembe

Yolculuk var Kuveyt'e..selam Viyana'lı Mehmet'e ...

25 Ekim 2017 Çarşamba günü..
Biletim hazır uçmaya hazırım, Belkıs getirdi bıraktı beni, heyecanla  girdim  Esenboğa'ya.
Hay Allah ya.. Işkence gibiydi çektiklerim.
Ilk önce hele bir yazıyım unutmadan THY yollarının bana yaptığı ayıbı :(((
Inanılmaz kalbim kırıldı utandım onur duyduğum bu kurumdan dolayı.
Aldı pasaportumu hatun işlem yapıyordu.
dedi ..4 kg fazlan var, bunu ödeyip gelmezseniz Uçuş kartınızı veremem.
4 kg nedir ki..? Ne kadar ayıp..
Bunca sene ÇOĞU kez boş geçiyoruz bir tek el çantamızla. Ona sayın mübarek...Olmaz dedi hatun...YATIRIN..gelin..
Iyi bakalım yatıralım ayıp parasını...
Nereye? diye sordum tarif etti.
Git git nihayet buldum yerini.
4 kg fazlam varmış ücretini ödemeye geldim dedim.
174 lira dedi. Anlamadım dedim şaşkınlıkla..
Tekrarladı 174 lira.
Inanın THY yolları adına öyle bir UTANÇ duydum ki sanırsınız bu parayı çalmışım hırsızlık yapmışım gibi.
Dedim ki..Haydi benim gücüm yetti bu parayı ödüyorum .O kadar çok öğrenci var ki..O kadar çok çalışan gariban işçi var ki.. Nasıl ödeyecekler bu parayı..?
Bilemem dedi bayan.
Haklı.. gelen emir bu nerden bilsin o bir memur..? Ne diyorlarsa onu uygulamak zorunda.
Kızgınlıkla dönerken gerisin geriye..bir çığlık attım kendi kendime..
..Eyvahhh..pasaportumu almadım ben..
Nefes nefese ,beni utanmadan 4 kg ödemeye gönderen bayanı arıyorum köşe bucak dört gözle..
YOK..YOK..YOK..yer yarıldı kayboldu sanki içinde.
Ben gidip gelinceye kadar vardiya değişmiş mi?.
Heryer kuyruk her yer insan heryer kabin heryer THY..
Bayılacaktım kahrımdan nasıl böyle bir hata yaptım derken buldum yerimi. Aldım biletimi.
Türk'ün aklı sonradan gelir derler doğru o an düşünemedim derin bir nefes aldıktan sonra aklım başıma geldi.Elimde sırt çantam vardı  sadece içinde 3 sevdiğim ayakkabım.
Onu da versene git elini kolunu sallaya sallaya özgürce..
Neyse gittim bu seferde söylene söylene, bir de pul almaya 15 liraya yurt dışı harç pulu.
Uçuş kapısına geldim sırtım suyun içinde oturdum dayak yemişcesine.
Kim aradıysa ağladım.Kendimi tutamadım.
O kadar yorulmuştum ki evde. Müstakil ev...Kaloriferi boşalt,vanaları kapat..panjurları kapat.
Aşağı yukarı in çık..Yerimden kalkamadım inanın.
Yanımda oturan aslan gibi yakışıklı Mehmet adında Viyana'dan bir delikanlı..
" Abla verin ben taşıyım çantanızı.."
Dünyalar benim oldu. Kulaklarıma inanamadım.
O bir melekti benim için.Rabbim göndermişti hızır gibi.
O kadar dua ettim ki sana Mehmet ablacığım.
Ankara istanbul arası 1 saat bile değildir.  Bir türlü inemiyor uçak, kaptan her 25 dakikada özür diliyor..Kuveyt uçağı kaçacak aldı beni bir korku endişe...
Resmen havada asılı kaldık sanki.3-4 tur attı olmadı,yağmurdan hava muhalefeti yüzünden.
Dolandı durdu semada nihayet indik İstanbul'a.
MEHMET Şimşek..Efendi delikanlı..Saygılı..
Aldı yine Sırt çantamı.Şakır şakır yağan yağmurda bindik koştur koştur otobüse..bir de  yer buldu bana oturdum minnetle sevinçle.
2 kg bile taşıma demişti doktorum.Sağolsun Mehmet sayesinde geldim işte.
Yollarımız ayrıldı yeşil pasaportum yüzünden.Kurtarıcı meleğim kendi uçağına  ben kendi uçağıma..
Mehmet .güzel kalplim..güle güle ablam.. selam söyle Viyana'ya...
Bu iyiliğini hiiç unutmayacağım dedim asla...
Atatürk havalimanı.Yorgunluğumun üstüne tuz biber oldun ya..Seni de unutamam ..:(((
Yeşil pasaportun var önce denetimden geç.. Ondan sonra  geçebilirsin gümrükten..
Uçak kaçıyor KARDEŞ...
Koş..koş..Güzin koş..
20 dakikam kalmış Kuveyt uçağının kalkmasına.
Soruyorum can havliyle..229 nerde..? 229 nerdeeeee..? 229...229...229.. diye diye..
Ölmek üzereyken sular içinde geldim Atatürk Havaalanının en son bölümüne.
Meğersem 230 da bitiyormuş.
Atletizmde son bir hamleyle göğüslersin ya  ipi.
Ben de son bir hamle ile attım kendimi uçağa son saniyede.
Kapılar kapandı üstüme.Sırılsıklam ben...Oturdum yerime..Şükrettim  binlerce kez Rabb'ime.
Mesaj attım herkese..Hakkınızı helal edin ,bugün ölmezsem bir daha ölmem ..diye..:)
KUVEYT 'e uçan THY uçağımız muhteşemdi.
Ne zaman kalktı ne zaman indi anlamadım bile.
Alkışladım kaptanı gönlümce.
O kadar yorulmuştum ki İstanbul'da, inanın canım dinlendi uçakta.

Gizin AVCI
Kuveyt

koca bir yaz..

Koskoca bir yaz boyunca
Yazmamışım bir satır
Dişçide geçti bazı günlerim
Bebeklerle geçti kalan vaktim
ÇOĞU zaman da  Kargen'de
Gelen misafirlerle
Belkıs'la baktık hergün sitenin evlerine
Derken dolu dolu geçti yazım Ankara'da
Gidemedim bile Bodrum'a..
Nasıl bir yazdı öyle diye sorsalar şimdi bana
Güzeldi keyifliydi amaaa..
Yoruldum derim tek kelimeyle..

Güzin AVCI
Kuveyt