16 Kasım 2017 Perşembe

Yolculuk var Kuveyt'e..selam Viyana'lı Mehmet'e ...

25 Ekim 2017 Çarşamba günü..
Biletim hazır uçmaya hazırım, Belkıs getirdi bıraktı beni, heyecanla  girdim  Esenboğa'ya.
Hay Allah ya.. Işkence gibiydi çektiklerim.
Ilk önce hele bir yazıyım unutmadan THY yollarının bana yaptığı ayıbı :(((
Inanılmaz kalbim kırıldı utandım onur duyduğum bu kurumdan dolayı.
Aldı pasaportumu hatun işlem yapıyordu.
dedi ..4 kg fazlan var, bunu ödeyip gelmezseniz Uçuş kartınızı veremem.
4 kg nedir ki..? Ne kadar ayıp..
Bunca sene ÇOĞU kez boş geçiyoruz bir tek el çantamızla. Ona sayın mübarek...Olmaz dedi hatun...YATIRIN..gelin..
Iyi bakalım yatıralım ayıp parasını...
Nereye? diye sordum tarif etti.
Git git nihayet buldum yerini.
4 kg fazlam varmış ücretini ödemeye geldim dedim.
174 lira dedi. Anlamadım dedim şaşkınlıkla..
Tekrarladı 174 lira.
Inanın THY yolları adına öyle bir UTANÇ duydum ki sanırsınız bu parayı çalmışım hırsızlık yapmışım gibi.
Dedim ki..Haydi benim gücüm yetti bu parayı ödüyorum .O kadar çok öğrenci var ki..O kadar çok çalışan gariban işçi var ki.. Nasıl ödeyecekler bu parayı..?
Bilemem dedi bayan.
Haklı.. gelen emir bu nerden bilsin o bir memur..? Ne diyorlarsa onu uygulamak zorunda.
Kızgınlıkla dönerken gerisin geriye..bir çığlık attım kendi kendime..
..Eyvahhh..pasaportumu almadım ben..
Nefes nefese ,beni utanmadan 4 kg ödemeye gönderen bayanı arıyorum köşe bucak dört gözle..
YOK..YOK..YOK..yer yarıldı kayboldu sanki içinde.
Ben gidip gelinceye kadar vardiya değişmiş mi?.
Heryer kuyruk her yer insan heryer kabin heryer THY..
Bayılacaktım kahrımdan nasıl böyle bir hata yaptım derken buldum yerimi. Aldım biletimi.
Türk'ün aklı sonradan gelir derler doğru o an düşünemedim derin bir nefes aldıktan sonra aklım başıma geldi.Elimde sırt çantam vardı  sadece içinde 3 sevdiğim ayakkabım.
Onu da versene git elini kolunu sallaya sallaya özgürce..
Neyse gittim bu seferde söylene söylene, bir de pul almaya 15 liraya yurt dışı harç pulu.
Uçuş kapısına geldim sırtım suyun içinde oturdum dayak yemişcesine.
Kim aradıysa ağladım.Kendimi tutamadım.
O kadar yorulmuştum ki evde. Müstakil ev...Kaloriferi boşalt,vanaları kapat..panjurları kapat.
Aşağı yukarı in çık..Yerimden kalkamadım inanın.
Yanımda oturan aslan gibi yakışıklı Mehmet adında Viyana'dan bir delikanlı..
" Abla verin ben taşıyım çantanızı.."
Dünyalar benim oldu. Kulaklarıma inanamadım.
O bir melekti benim için.Rabbim göndermişti hızır gibi.
O kadar dua ettim ki sana Mehmet ablacığım.
Ankara istanbul arası 1 saat bile değildir.  Bir türlü inemiyor uçak, kaptan her 25 dakikada özür diliyor..Kuveyt uçağı kaçacak aldı beni bir korku endişe...
Resmen havada asılı kaldık sanki.3-4 tur attı olmadı,yağmurdan hava muhalefeti yüzünden.
Dolandı durdu semada nihayet indik İstanbul'a.
MEHMET Şimşek..Efendi delikanlı..Saygılı..
Aldı yine Sırt çantamı.Şakır şakır yağan yağmurda bindik koştur koştur otobüse..bir de  yer buldu bana oturdum minnetle sevinçle.
2 kg bile taşıma demişti doktorum.Sağolsun Mehmet sayesinde geldim işte.
Yollarımız ayrıldı yeşil pasaportum yüzünden.Kurtarıcı meleğim kendi uçağına  ben kendi uçağıma..
Mehmet .güzel kalplim..güle güle ablam.. selam söyle Viyana'ya...
Bu iyiliğini hiiç unutmayacağım dedim asla...
Atatürk havalimanı.Yorgunluğumun üstüne tuz biber oldun ya..Seni de unutamam ..:(((
Yeşil pasaportun var önce denetimden geç.. Ondan sonra  geçebilirsin gümrükten..
Uçak kaçıyor KARDEŞ...
Koş..koş..Güzin koş..
20 dakikam kalmış Kuveyt uçağının kalkmasına.
Soruyorum can havliyle..229 nerde..? 229 nerdeeeee..? 229...229...229.. diye diye..
Ölmek üzereyken sular içinde geldim Atatürk Havaalanının en son bölümüne.
Meğersem 230 da bitiyormuş.
Atletizmde son bir hamleyle göğüslersin ya  ipi.
Ben de son bir hamle ile attım kendimi uçağa son saniyede.
Kapılar kapandı üstüme.Sırılsıklam ben...Oturdum yerime..Şükrettim  binlerce kez Rabb'ime.
Mesaj attım herkese..Hakkınızı helal edin ,bugün ölmezsem bir daha ölmem ..diye..:)
KUVEYT 'e uçan THY uçağımız muhteşemdi.
Ne zaman kalktı ne zaman indi anlamadım bile.
Alkışladım kaptanı gönlümce.
O kadar yorulmuştum ki İstanbul'da, inanın canım dinlendi uçakta.

Gizin AVCI
Kuveyt

Hiç yorum yok: