3 Aralık 2018 Pazartesi

Hasan keyf..ve DIYARBAKIR..

Gençtim ilk görevimdi Güney Doğu Anadolu.Zor anlardı terörün kol gezdiği zamandı.
Bir damlacık moral olsun diye Birecik Hasan Keyf'e gider bir kebap yerdik.Üstümüzdeki stres bir nebze olsa da giderdi gençlik işte.O güzelim Hasan Keyf yine duruyordu aynı güzellikte nehrin üstünde.Çevresindeki mağaralar o ilk insanların yaşadığı o  yerler sanki ağlıyordu.Bu halini son gören biz olduk şimdi.Seneye yok Hasan  KEYF .Şaka gibi ama gerçek.Suların altında kalacak tamamen.Burası bir Avrupa şehri olsaydı eğer, DÜNYAYI ayağa kaldırırdı, değil yok etmek bir çivi bile çaktırmadan koruma altına alırlardı.Yazık sana Hasan Keyf. İyi ki geldim iyi ki yeniden gördüm seni.Çayımı yudumlarken tepeden, içim ağladı o güzelliğe bakarken.
Hoşça kal güzel Hasan Keyf dedim sessizce üzgün mutsuz şekilde.
Geldik Diyarbakır'a..
Eeyyy ..Diyarbakır dilin olsa da bir anlatsan ya..
Ne çok ağladım beklerken o Havaalanında ya da giderken Kurtalan'a.
Bir saatte inerdim uçakla Ankara'dan Diyarbakır'a, oradan gidişim 5 saat sürerdi Kurtalan'a.
Gençliğin verdiği görev aşkıyla her zorluğa göğüs gererdim güçlü karakterim gururumla.
Güzelsin surlarınla, güzelsin Ulu camii ve eski yapılarınla Diyarbakır.Çok hoşuma gitti kafelerde gençlerin yüzü gülüyordu.HUZUR gelmişti Diyarbakır'a.Otoban yollar harikaydı.Yeni yapılar göz alıcıydı. ne çok  değişiklik vardı Diyarbakır'da, şaşırdım kaldım hayranlıkla .Para buraya akmıştı sanki.Herkes mutlu bolluk bereket vardı şehirde, yüzler gülüyordu pembe pembe.
Heryerde al yıldızlı bayrağımız dalgalanıyordu özgürce.
Çarşıda gezdik Ulu cami çıkışı dayanamadık içtik bir kelle paça.Ne paçaydı ama TADI hala damağımda..
Sonra da Ekrem hocamızın ayarladığı yerde yedik Diyarbakır ciğeri kebabı.Çıktık yola.
Siverek'de bir mola verdik.Selami eniştem geldi yardımcısıyla.Ayaküstü sohbet ettik resim çekindik,ayrıldık oradan  doğru ATATÜRK BARAJI'na.
Sen ne muhteşem Barajsın böyle. Hayat vermişsin Doğu'ya. Insanlar zengin olmuş sebzesi meyvesi eti sütü peyniriyle.Bayıldım barajımıza.Tam da güneş batıyordu burda.Atam'ızın gölgesi vurmuştu sanki Barajın üstüne. Güzeldi  her karesi çektim resmini en güzel haliyle.
Yolumuz ADIYAMAN'a..
Geldik Zara'nın türküsüyle Adıyaman'a.
Otelimiz mükemmeldi.5 yıldızlı oteldi.Helal olsun dedik müdürüne teşekkür ettik.
Yemeği kahvaltısı odaların temizliğ süperdi tek kelimeyle.
Sabahın 3.30 da herkes kalktı.Minübüsle Nemrut'a çıktık belli bir noktadan sonra yürüyerek tepeye ulaştık.Güneş doğdu tatlı tatlı.Güzelliği inanılmazdı.
Değdi tüm yorgunluğa, o  zehir gibi ayaza.
Haydi dostlar sıra şimdi  MARAŞ'aaaaaa...

Gizin AVCI
8.Kasım.2018
ADIYAMAN

Hiç yorum yok: